öfkeliyim!

yine yine yeniden merhabalar.

karşı dairede oturan komşularımızdan nefret ediyorum.  Dün gece şu cnbce de yayınlanan bir dizi izledim. Aslında daha önce izledim. Hatta dizinin adını bile hatırlamıyorum o derece. Sadece yeni kafama takıldı. Kahramanımızın karşısına, güzeller güzeli, inanılmaz tatlı göğüsleri olan bir kız taşınır, evin erkeği aptallaşır, karısı kıskanır filan.. bildiğin sitcom. Bu tür olayların sadece yurt dışında olduğuna inanan bir insan olarak( başıma hiç gelmemiş olması, buna inanmamdaki en büyük etken) ciddiye almamıştım. haha dedim. taa ki kaan sezyum'un bloguna bir göz gezdirene kadar. Arkadaşımızın karşı dairesine iki tane kız taşınış. Aşağı yukarı şöyle birşeyler;

                                                   (http://sezyumcom.blogspot.com/)

bir de şikayet etmiş. sabaha kadar piyano çalıyorlar filan..

Tabii tuzu kuru insanın hali başka oluyor. Benim apartman görevlisine çöpü vermek için her kapıyı açtığımda gördüğü manzaradan muhtemelen haberi yok.

Şöyle tarif edeyim:

Atlet+pijama+çıplak ayak kombinasyonlu, devlet memuru tipi bıyık tercih eden, orta yaşlı, orta boylu bir adam. Veryansın ediyorum, gittikçe eriyorum. seksi komşu sınıfına girmekten bir hayli uzak. 

Bazı insanlar yadırgıyor. Artık komşuluk ölmüş diyorlar, insanlar karşı komşusuna selam vermiyorlar diyorlar, eskiden beyoğluna kravatsız çıkılmazdı diyorlar, koyunu kekikle besliyeceksin hacı diyorlar. her neyse..

Her kapıyı açıp şu herifi gördüğümde, boğazını sıkasım geliyor.Sinirlendim yine.

peace..

vallaha izindeyim

eyi agşamlar peh sayın ogurlar gibi, şive yaparak komik olma hevesiyle girdiğim bir yazıya hoşgeldiniz. fakat hiç eğlendiğimi söyleyemeyeceğim. saat gecenin bilmemkaçı, arkada cohen- everybody knows çalıyor, kahvemi almış.. kolpa mı oldu ne? bildiğin ağzımda sigara, mal mal oturuyorum. saat 23:00, arkada da manu chao çalıyor! Neyse konuya geleyim. Yıllık izindeyim ama kimse inanmıyor. Kovulduğumu düşünenlerin sayısı bir hayli fazla. Hatta kovulduğum iddiasını yalanladığım bir arkadaşım "olm senin yerine ofise direk diksem daha fazla verimi olur" gibi bir komiklik yaptı kendince.. şu bizi teğet geçen kriz yüzünden ailem başta olmak üzere herkes suyuma gidiyor. Aman ne güzel! Öyle ki ben bile işten çıkarıldığıma inanmaya başladım. Zaten 1 hafta dolucak, iş yerinden de(bütün işlerimi tepesine yığdığım arkadaş dahil) bir allahın kulu aramadı. Önemsiz hissettim. Son derece eğlenceli başladığını düşündüğüm yazım bile, beckground da mazzy star çalmasıyla birlikte sıkıcı olmaya başladı değil mi? değil! duyarsız herifler!

sonuç olarak, kriz kötüdür, kızlar güzeldir. mal mal çalış nereye kadar yahu?

KIYIDAN KÖŞEDEN ÇIKARIM, AĞZINA SIÇARIM!

İyi akşamlar sevgili blogcular. hiç lafı gevelemeden bodoslama dalıyorum mevzuya(sanki hep farklı bir şey yapıyorum). konumuz genç kızların korkulu rüyası, biçok genç erkeğinde korkulu rüyası,mide bulandırıcı, sinir bozucu hamam böcekleri. yazılarımda içi boş geyik muhabbeti yapmaktan hiç hoşlanmam(hadi canım?). bu yazıyı okuduktan sonra, hamam böcekleriyle daha etkili mücadele edebilirsiniz, edemeyebilirsiniz de.. hiç unutmam, kadıköyde ki eski evimizdeydik. kadıköyde ki çoğu ev gibi yaşlı(içinde oturanlar dahil), kasvetli, sessiz,sakin bir yer. ilk olarak bir yaz günü tanıştım bu mahlukatlarla. gardrobumun altından çıkmış, bana tip tip bakmış, ve ardından çekici sayılabilecek dişi bir böcek olmadığımı, hatta böcek bile olmadığımı anlayıp derhal ortamdan uzaklaşmıştı. git gide bunlardan daha fazla görmeye başladım. inanır mısınız tik sahibi bir insan oldum. ne yapayım, ne edeyim, bunları katledeyim diye düşünürken aklıma şu kıyıya köşeye konan, 3,5 tane girişi olan zehirlerden almak geldi. bu böceklerle istem dışı bir şekilde tanışmış olanlara katıyen bu tür zehirleri kullanmamalarını salık veririm. zira ben böcekleri zehirlediğimi düşünürken, meğer para verip yem alıyormuşuz, besliyormuşuz hayvanları. 1haftalık zehir kullanımından sonra semirdikçe semirmeye başladı ibnenin evlatları. öyle ki aralarında beni gördüğünde kaçamayacak kadar şişmanlayanlar oldu. artık yürürken parkelerde takır, tukur ses çıkarmaya başladılar. hatta bir tanesini gören arkadaşım eve köpek aldığımı düşünüp, "ehheh şerefsiz bak hiç haber vermiyor "gibi cümleler kurarken aynı anda böceği sevmeye çalıştı(elden yemek yemiyorlar). neyse bu yöntemi geçtik, iğrenç sonuçlarını gördük. pek fazla alternatif de yok ki? ne yapayım? şu böcek spreylerinden aldım. pek bir soykırım yaptığı söylenemese de bazı faydaları da olmadı değil. bu spreyin tadına varan köpek.. pardon hamam böcekleri, kafalarının son derece güzelleşmesiyle daha bir cesaretleniyorlar, ateşleniyorlar, cellaleniyorlar. öyle ki bana kafa tutan bir sürü hamam böceği gördüm. zira birebir mücadelede müsbet bir sonuca ulaştıkları söylenemez. muhteşem bir ses. "crıkyt" . tabii en iyisi taşınmak(ki öyle yaptım) ya da evi ilaçlatmak(ki öyle yapmadım). hayvan sever arkadaşlar, evin içinde oluşan muhteşem ekosistemi izleyip orgazm da olabilirler. kimsenin keyfinin kahyası değiliz di mi benjamin?

Magazinde bambaşka bir boyut

Merhaba ilim, irfan insanları. Bugün şu magazin konusuna el atmak istedim. Zira olay kozmik bir boyuta ulaştı. Eskiden şarkıcıyı,türkücüyü kovalayan, birbirleriyle yiyişirken, evde çocuklarını uyutup hafiyelik yapan teyze edasıyla, tükür babanın suratına yavrum diyecekmişcesine basan acar magazincilerimiz, artık ekmeği paranormal mevzularda aramaya başlamışlar. İşte türk yaratıcılığı, işte yaratıcı gazetecilik diyor resmimize bakıyoruz.

bambaşkaymış dediğinizi tahmin edebiliyorum. Ben bütün bunları okan bayulgen in şu kameraları etkisiz hale getirmek için aldığı cihaza bağlıyorum. Evet. Fotoğraftaki, yıllardır bize maille forwad lenen , kimi zaman düzcede bir ağacın dalına tutunan, kimi zaman bir evin arka bahçesinde mangal yapan resimlerine şahit olduğumuz cin.(yalnız pis bakıyor) ve bu sadece manşet. Haberin devamı da var. Acar muhabirimiz cin i kış uykusundayken yakaladığını ve uyandırdığını ifade etmekte. Haberin devamını okuyoruz

dahası acar muhabirimiz cinin peşinden 4 yıldır koşmaktaymış. Ve Suudi Arabistan da olduğu rivayet edilen cin in izini ingiltereye kadar sürmüş. Helal olsun koçum diyor, okumaya devam ediyoruz. Haberi okdukça heyecanlanıyoruz.. muhabirimiz de izini sürerken heyecanlanmıştır mutlaka.. ama.. evet aması da var. Ama bütün bunların bir kandırmaca olduğunu öğrenip çok şaşırıyoruz.(yersen) sevgili cinimiz, İngiltere de bir mağraya ziyaretçileri eğlendirsin diye konulan cin, peri vb. maketlerinden yalnızca biriymiş. Büyük hayal kırıklığı! Halbuki nekadar kabartmıştı göğsümüzü cini ayağından tutarken fotoğraf çektiren acar türk muhabiri. Yeni bir malkoçoğlu potansiyeli görmüştüm onda.. evet dağılabilirsiniz şimdi.

ısınıyoruz muntazaman

iyi akşamlar.
hernekadar sıcaklar yüzünden iyi akşamları birkaç ay geride bırakmış olsak da mühim değil. malum; küresel ısınıyoruz.
küresel ısınmayı şöyle geniş geniş araştırdım geçenlerde. bugünlere nasıl geldiğimizi gözümde canlandırdım. ve bütün bilim adamlarının son derece sıkıcı olduğuna karar verdim. hepsi inek anasını satayım. neyse kısaca özetleyecek kadar bilgi edindiğimi düşünüyorum bu konu hakkında.

ders1: küresel ısınma nasıl oluştu?
aslında hepimiz biliyoruz bunu. elit bir azınlığın bildiği şeyleri zaten benim de bilmem olası değil.
deodorantlar, egsoz dumanları, sigara(kambersiz düğün olur mu hiç?),böcek ilaçları, gece karbondioksit salan ibne bitkiler, ve sürekli karbon dioksit salan bizlerden çıkan zehirli gazlar gök yüzünde birleşir, 3kez voltran diye bağırır(voltran voltran voltran), ozon tabakasını delerler. nasıl deldikleri hakkında da oldukça yaratıcı fikirlerim var zira kendime saklıyorum.

ders2:neden küresel ısınıyoruz?
ozon tabakası, bildiğiniz gibi, 3mm kalınlığında, dünyayı güneşten gelen(voltran voltran voltran!!) ultraviyole ışınlarından koruyan tabaka(olmasa da olur gibi?). bu meret kuzey amerika kadar büyük bir fire verince ultraviyole ışınları hiç kasmadan düyaya girebiliyor. bu da zararlı ışınların direk bizi etkilemesine, havaların ısınmasına falan sebep oluyor. (deney 1:1 çay tabağına bir buz kütlesi koyunuz.ve bir çakmak yakınız. çakmakla buz arasına bir mika tabaka yerleştiriniz. mika eridik çe buzunuz eriyecektir, zira tabak pek ısınmıyor)

ders3:küresel ısınma neden zararlı?
küresel ısınmanın birçok zararı var. birincisi şu saatte sıcaktan uyuyamıyor olmam. ikincisi, greenpeace elemanlarının sürekli söylenmesi, ve bu konuda anneannem den daha bunaltıcı olabilmeleri. üçüncüsü, sıcak havalarda coşan hormonların, tecavüz olaylarını arttırması, bütün bir mahallenin ter kokması.. örnektir, çoğaltılabilir.

ders4: ne yapmalıyız?
klimayı açın.

öss de ne yemeli

evet konunun resmen abestle iştigal olduğunun ben de farkındayım. zira gençler merak etmişler.. biz de elimizden geldiği kadar yardımcı olalım dedik. zira iş sadece beslenmeyle olmuyor. öss neredeyse 2 milyon gencin katıldığı devasa bir yarış. kazananlar doktor,mühendis
;kazanamayanlar ise , çöpçü,çaycı,hademe oluyor(benim favorim politika).. böylesine büyük bir yarışta esas görev ailelere düşüyor tabii. tamamen profesyonel olup, daha doğar doğmaz çocuklarını bu yarışa hazırlamaları gerekiyor. ilk hazırlık öss ye girecek adayı üretmek. daha sonra ona isim koymanız gerekiyor. öss ye çalışan insanlara"yarış atı" benzetmesi yapılmasına ne kadar karşı olsam da, istatistikler , ismi johny guitar, bold pilot veya lyra olan gençlerin bu sınavda daha başarılı olduğunu gösteriyor(söyleyenlerin yalancısıyım). isim koyduktan sonra gerisi kolay zaten. çocuk 3.5 tan 4 yaşına girdiğinde basit ingilizce kelimeleri kullanabiliyor olmalı. unutmayın ki, bunlar çocuğun başarısıyla birlikte size diğer ailelere hava atmak, hava attığını ailenin çocuğuna dünyayı dar etmek gibi yetkiler verecektir. çocuğunuzun hiçbir şekilde yara almaması da ikinci önemli ayrıntı. kuyruk gibi sürekli çocuğunuzun peşinden koşup, aman evladım düşme, aman çocuğum bisikletin yan tekerleklerini sökme, top oynamak yasak gibi sözlerle düşmenin, yara almanın nekadar kötü birşey olduğunu beynine sokun.
çocuğunuz daha ilkokulda takdirleri,teşekkürleri tespih gibi dizerken bana minnettar kalacaksınız. zira kızımız/oğlumuz liseye geçtiğinde önünüze birtakım engeller,düşmanlar çıkacaktır. ve çocuğunuz bu düşmanlarla iş birliği yapmaya çalışacaktır. evet! doğru tahmin ettiniz. bildiğiniz sevgiliden bahsediyorum. ne işi var allah aşkına öss ye girecek çocuğun manitayla,erkek arkadaşla? mümkün mertebe engel olunuz. tabi bu arada çocuğunuzu dershaneye göndermeyi, bunun yanında okuldan kurs aldırmayı ve akabinde özel öğretmen tutmayı ihmal etmiyorsunuz. temelli,ve planlı bir çalışmayla kazanlıamayacak yarış,sınav yoktur! zira isminden gelen bir (+)puan var çocuğa. bu sınavı johny guitar, bold pilot,lyra kazanmıyacak da kim kazanacak? ben mi? her neyse konuya dönelim. bütün hazırlıklar tamam. sınav günü geldi çattı,kahvaltı edilecek. ne yenmeli? tabi ki arpa,bal,kaymak,zeytin,bira.. artık iyi bir üniversitede okuyan,pırlanta gibi bir çocuğunuz var. tebrik ederim..

sağlık mağlık tabi tabi

Her şey araştırmacı ruhumun(ahaha) beni internette gördüğüm garip bir siteye yönlendirmesiyle başladı.(enlarge your penis?). Mehmet öz ün internet sitesi. Real age testi diye bir şey varmış efenim.

Aslında hissettiğim yaştayım lan diyip pencereyi kapatmam gerekse de, bir merak sardı içimi.madem siteye girdin, testi de dolduracaksın lan! Der gibi bakan butona basıp kazamın mübarek olmasını diledim.

Size tuhaf sorular soruyorlar, verdiğiniz cevaba göre gerçek yaşınızı buluyorlar efenim. Birnevi bilgi yarışması. Fakat yanlış verdiğiniz her cevap ömrünüzden ömür götürüyor.

ilk sorular kolay.

Hangi ülkede yaşadığınızı, boyunuzu,kilonuzu,medeni halinizi falan soruyorlar.(Evliyseniz 10 yaş ekliyorlar ehehe)

Hazır sorular da basit doldurduk efenim. 19 olan yaşım aslında 18.3 müş.aman ne güzel sevindik diyemiyoruz tabi ki.. testin devamıda var.

Bir sonraki testte sigara kullanıyor musunuz?, alkol kullanıyor musunuz? Nezamandan beri kullanıyorsunuz ? ve hiç alkollü araba kullandınız mı gibi sorular soruyorlar.

Alköllü araba kullandıysanız 4 yıl erken ölüyorsunuz. Bir de sigarayla alkol varsa 12 yıl önce çıkıyorsunuz sınavdan. Aman ne güzel. İsmini bile bilmediğiniz, veya yaptırmadığınız her test için 1 yaş(ulan bu yaşta ne işi var bende prostatın?)eklemeyi unutmayınız.kendinizi kötü hissediyorsanız, veya küçükken geçirdiğiniz bir hastalık için hala doktora gitmiyorsanız gebermenize az kalıyor. Bu arada ölmemek için sadece balık ve ot yemeniz gerekiyormuş arkadaşlar. Buraya kadar yaşım 26 ya çıkmıştı benim. Teste birazdaha devam edersem andropoza gireceğimden korakarak bıraktım. Birde siz deneyin derim ben.

Bir de çocuklar için olan versiyonu varmış bunun(uyduruyor da olabilirim). Çeşmeye su yürüdü mü genç?ehehe gibi sorular soruyorlar heralde. İyi akşamlar efenim.. inşallah bu real age ye göre askere almıyorlardır. Lan yoksa?..